19 Ağustos 2014 Salı


MALTEPE KÜÇÜKYALI’DAKİ KARAYOLLARI ARSASI
Arif Atılgan
Maltepe, sınırları içersindeki yerleşimlerde mahalle yapısını koruyabilmiş, sayfiye yeri gibi diyebileceğimiz, İstanbul’un az sayıdaki ilçelerinden biridir. Maltepe’nin çarşısında tüm İstanbullular değil Maltepeliler alış veriş yapar. Her ne kadar her evde bir ailenin yaşadığı müstakil evlerin yerini 4-5 katlı apartmanlar almış olsa da ilçede hala mahalle yapısı hissedilmektedir. Esnafı, komşusu vardır. Binalarda insani ölçü olarak gördüğüm, ağaçlarla binaların boylarının birbiriyle yarıştığı görüntü burada rahatlıkla gözlemlenebilir.
Son yıllarda Maltepe’de de yüksek binaların yapılmaya başlandığı izlense de bunlar E-5 üzerinde yapılmakta, E-5 in altındaki yaşantıyı pek bozamamaktadırlar.

E-5 Üzerindeki Yüksek Binalarla Altındaki Alçak Binalar Yanlışla Doğrunun Tarifi Gibi

Ancak son zamanlarda İlçede keyif kaçıran bazı gelişmeler olmaktadır. Yeni onaylanan bir plana göre Cevizlide E-5 kenarındaki İller Bankasına ait 30 dönümlük arsada yapılacak olan 165 MT ve 134MT yüksekliğindeki iki yüksek binadan 165 MT olanı Anadolu Yakasının en yüksek binası olacakmış. Hâlbuki Maltepe az katlı binalarıyla olumlu anlamda karakter kazanmış bir yerleşimdir. Bu rekor Maltepe’ye yakışmayacaktır.

Diğer yandan Küçükyalı’da 44 dönüm alana sahip olan, Karayolları Genel Müdürlüğü ve Maliye Hazinesine ait toplam 5 parça arsanın da özelleştirme kapsam ve programına alındığını öğreniyoruz. 28854 sayılı Resmi Gazetede ilan edildiği kadarıyla Özelleştirme Yüksek Kurulunun 9/ 12/ 2013 tarihli 2013/197 kararı ile toplam 43.321 M2 olan alanın özelleştirme işlemlerinin 2 yıl içinde tamamlanması istenmektedir. Yani 1,5 yıl sonra bu alan bir inşaat şirketine verilebilecek, burada iş merkezi, AVM vs kapsayan yüksek bina veya binalar yapılabilecektir.

Küçükyalı Karayolları Arsası

İstanbul’da AKM nin dışında, içersinde sadece kültür fonksiyonları içeren bir yapı yoktur. Orası da bir süredir atıl durumdadır. AKM, içersinde gerçek ölçüde opera salonu bulunan tek binadır. Kadıköy’deki Süreyya Opera Binası bu anlamda yeterli ölçüde değildir.  Ayrıca Süreyya Opera Binası herkesin anladığı anlamda bir kültür merkezi değil sadece gösteri yapılan salondur.

Günümüzde maalesef AVM lerle kültür merkezleri karıştırılmaktadır. Rahatlıkla AVM lere kültür merkezi denilebilmektedir. Bazı belediyelerin inşa ettikleri kültür merkezleri ise AVM gibidirler. Zaten bu binalara ticari fonksiyon, kültür fonksiyonunun giderlerini karşılamak için zorunlu olarak konulmaktadır.

2009 yılında Kadıköy Kent Konseyi Başkanıydım. Tarihi Ayrılık Çeşmesi Sokağına dikkat çekmek için, burada hafta sonları Anadolu yakasının ihtiyacı olduğunu düşündüğüm Organik Tarım Ürünleri Pazarını kurmayı Genel Kurula teklif etmiştim. Tartışmalar sırasında öğrendik ki Şişlideki Organik Tarım Ürünleri Pazarının müşterileri ağırlıklı olarak Anadolu Yakasından giden vatandaşlarmış. Tartışmalar ilerledikçe AKM başta olmak üzere Avrupa yakasındaki kültürel faaliyetlerin de takipçilerinin çoğunlukla yine Anadolu yakasından giden vatandaşlar olduğu ortaya çıkmıştı. O zaman Kadıköy’de bir Kültür Merkezi inşa edilmesini de Belediye Meclisine teklif edelim kararı almıştık. Ancak Kadıköy ilçesi sınırları içinde Kültür Merkezi için uygun arsa bulamamıştık.

Küçükyalı Karayolları arsası bu anlamda biçilmiş kaftandır. Arsa, E-5 kenarında ve metro istasyonunun dibinde olması dolayısıyla ulaşım açısından çok uygun bir konumdadır. Alan yeterlidir. İyi organize edilmiş proje yarışması ile elde edilecek projenin uygulamasıyla buraya yapılacak Kültür Merkezi İstanbul’un önemli bir ihtiyacını karşılayacaktır.

AKM 27.691 M2 lik bir arsada, 14.821 M2 ye oturmakta ve 52.000 M2 inşaat alanına sahip olan bir binadır. Küçükyalı Karayolları Arsası 43.321M2 lik alana sahiptir. Burada rahatlıkla çok daha kapsamlı bir proje gerçekleştirilebilir.

Küçükyalı’da inşa edilecek Kültür Merkezi İstanbul’a yakışacaktır. Ancak böyle bir yapı öncelikle Maltepe’de olmak üzere Anadolu yakasında yaşayan insanlarımızın yıllardır hak ettikleri bir bina olacaktır. Bu binanın içersinde sadece kültür faaliyetleri olmalıdır. Opera, tiyatro, sinema, sergi salonları, STK ların çalışma ve etkinliklerine cevap veren mekânları vs gibi.

Düşünebiliyor musunuz yurt dışından İstanbul’a gelenlerin önceden buradaki bir gösteriye bilet alarak gelebileceklerini. Bu anlamda niye Viyana, Londra, Sydney gibi olmasın İstanbul’umuz? Dünya Kenti İstanbul’umuzun böyle anımsanması şiş kebap ile anımsanmasından daha değerli olmaz mı?

Daha önce özelleştirilen arsaların özelleştirilme gelirlerinden hareketle hesap yapılırsa, Karayolları Arsası özelleştirildiğinde tahminen 1Milyar TL civarı gelir getirebilecektir. Bu meblağın üzerine biraz daha masraf yapılarak İstanbul’a gerçek bir kültür merkezi kazandırmak İstanbul’a olduğu kadar siyasetçilerimize de çok şey kazandırır. AVM, iş merkezi, rezidans her yerde var. Ama İstanbul’da gerçek ölçülerde bir Kültür Merkezi yok.

Yakın gelecekte AKM nin de sorunları giderilirse AKM tarihi kimliği ile Avrupa yakasında, burası yeni kimliği ile Anadolu yakasında tüm dünya insanlarına hizmet ederek İstanbul’umuza yepyeni bir prestij kazandıracaklardır.

Yazıyı hazırlarken sevinerek öğrendim ki bu anlamda talepleri olan benden başkaları da varmış. Biz kamuyuz yani halkız. Merkezi veya yerel İktidardakiler ise Kamu Yöneticileri yani halkın yöneticileri. Kamunun sesini önce Maltepe Belediyesine olmak üzere İBB ve Hükümet yetkililerine duyurmak istiyorum. Gelin İstanbul’umuza böyle bir eser kazandıralım ve bu eserle birlikte bana göre dünyanın en güzel kenti olan güzel İstanbul’umuzu bu anlamda da marka yapalım.
ARİF ATILGAN AĞUSTOS 2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder